Barış Oyunları ve Spontane Şefkat

Erişkenlik maskesi ile çoğu zaman reddettiğimiz enteresan deneyimlere çocuklar sayesinde razı oluyoruz.

Bazen, özellikle çok genç çocuklar söz konusu oldumu, onların masumiyetlerini, bazı fikirlerin keşfinden dolayı hissettikleri heyecanı, kar gibi gayet doğal bir olaya ilk sefer şahit oldukları anı veya evcil hayvanlarına, favori oyuncaklarına hissettikleri yoğun sevgiyi gözlemeleme, hissetme olanağı elde ediyoruz.

Genç adam veya kadın oldukları zaman, onlarla ilişkilendirilen duygular endişe, gurur gibi duygular olurken, çok yeni, kesin olmayan bir hayat yoluna giriş yapıldığında veya geçmişle bağları kopardıklarında bazen hüsran gibi duygular da olabiliyor.

Çoğu zaman çocuklarla direk ilişkilendiremediğimiz “akıl” veya “bilgelik” oluyor.

Yukarıdaki 7 dakikalik videoda, öğretmen John Hunter keşfettiği eğlenceli “Dünya Barışı” oyununu oynayan 9-10 yaş grubu öğrencilerinin “Toplu Akıl”  diye isimlendirdiği deneyimini tarif ediyor.

Amacı dünya barışına ulaşmak olan, çok kademeli bu muhteşem oyunda, Hunter’in öğrencilerinin hayali ülkelerin liderleri olarak, iklim, fakirlik, savaş, azınlık ve etnik gerilimlerle ilişkili 50 tane zor, sarsıcı problemin üstesinden gelmeleri ve kendi aralarında çeşitli çatışma, tehdit ve fırsatları müzakere etmeleri gerekiyor.

Hatta sabotajcı rolünde bir öğrenci planlı bir şekilde problem çözme sürecine zarar veriyor.

“Oyunu kazanmanın yolu birbirine kenetlenmiş 50 problemi çözmektir” diyen Hunter, ” Her devletin mal varlığının başlangıç değerini geçmesi gerekiyor” diye devam ediyor.

Sonuçlar orjinalliği ve öngörülemezliği açısından çoğu zaman heyecan verici oluyor.

Savaştaki elde etmenin, fethetmenin heyecanı daha fazla savaşa neden olurken, yenilmenin yarası, acısı ve öc alma umudu da catışmalar yaratıyor. Çin ordusu generali Sun Tzunın, asırlar önceki tezi olan The Art of War”’daki tanımıda bu yöndeydi.

Askeri açıdan başarılı bir öğrenci hem fikir oluyor ve ekliyor: “Savaşları kazanıyorum, dolayısıyla daha fazla savaşa gidiyorum…..Sun Tzu’nun ifade ettiğini yaşamak tuhaf birşey”.

Hunter “Bu tarz etkileşim görmek isteğimiz sonuçtur.. Bu, öğretiyi  değerlendirme özgün bir yöntemdir,” diye vurguluyor.

Hunterin video sonunda, oyunun sonucunu açıkladığı an, en önemli kısım oluyor. 50 problem arasında 1 problem dışında tüm problemler çözümleniyor.

Ne yazıkkı, oyuna en fakir şekilde başlayan hayali ülkelerden bir tanesi, oyunun bitimine bir dakika kala daha da fakir hale gelmiş oluyor.

Hunter, öğrencilerinin sonuca ulaşmak için, tüm varlıklarını zor durumdaki komşuları için toplarladıklarını ve  işbirliği yaparak çıkış yolu bulmaya çalıştıklarını şaşkınlıkla izliyor. Son bir kaç saniyede “Spontane Şevkat” gösterisi ile oyun kazanılıyor.

Belki mantıksız görünüyor ama bu video bunun tam tersini savunuyor: Dünya problemleri içimizdeki gençler ve çocuklar tarafından ele alınsa sonuç ne olurdu?

Kıbrıs’ta uzun süredir devam eden çatışmanın üstesinden gelmeleri için 9-10 yaşındakilere yetki verilse ne olurdu?

Üstesinden gelinmez gibi görünen zorlukları hangi tür “Spontane Şevkat” eylemleri ile çözüme ulaştırırız?

Hunter’in gözlemlerine göre, bu oyun sürekli kontrol, öğrencilerin cesaretli, yaratıcı ve süpriz dolu yollar üretecek “toplu akıl”a sahip olduklarına dair güven gerektiriyor

Tüm Peace it Together ortaklarının yetenek ve kaynaklarını bu adada uyum, ahenk ve işbirliği yaratılması için bir araya getirmeleri gerekmektedir. Unutmamak gerekir ki aramızdaki genç Kıbrıslılar bu konuya en büyük katkıyı koyabilecek potansiyele sahiptirler.

Bu yayının Yunanca versiyonunu buradan, İngilizce versiyonunu ise buradan okuyabilirsiniz

2 responses to “Barış Oyunları ve Spontane Şefkat

  1. Pingback: Παιχνίδια της ειρήνης και αυθόρμητη συμπόνια | The Peace Exchange

  2. Pingback: Games of peace and spontaneous compassion | The Peace Exchange

Leave a comment